her şey aynı yerde aynı anda...
AÄŸustos için tek bir cümle söyle deseler
tam olarak bu cümleyi kurardım.
Çok yoÄŸun bir aya giriÅŸ yaptık,
her ne kadar ilk iki hafta Schumann güncellemesi yapamamış olsam da, geçtiÄŸimiz hafta ile ilgili kısa bir özet geçmek istiyorum çünkü ayın 3’ünden itibaren oluÅŸan etkilerin bu hafta yeni seviyesine geçmiÅŸ bulunuyoruz,
dolayısıyla önce ufak bir giriÅŸ yapmak daha açıklayıcı olur gibi hissediyorum…
Temmuz sonu sürecinde paylaÅŸtığım postta metamorfoz zaman çizelgesinden bahsetmiÅŸtim, linki ÅŸurada tekrar paylaşıyorum ki hatırlamak isteyenler tekrar okuyabilirler..
Bu metamorfoz sürecinin baÅŸlangıç tarihi aslında geçtiÄŸimiz yaz dönemi kuantum alanında baÅŸlayan dönüÅŸümle startı verildi. Gaia yani Dünya’nın 5. Boyut bilinç evresine geçiÅŸ sürecinde algoritmada ki yeni kodlamalar tam olarak geçtiÄŸimiz yaz bu dönemde oluÅŸmaya baÅŸlamıştı. Bu kodlamalarla ilgili yazıya da linkten ulaÅŸabilirsiniz.
​
Matrix sisteminde oluÅŸan yeni kodlar bu döneme kadar olan süreçte uyumlanma ve bu süreç içindeki sıralı upgrade’lerden sonra bir sonaki döngü süreci dediÄŸimiz bu yaz zaman diliminde ise çalışıp çalışmadığı konusunda test aÅŸamasında.
Bu döngüyü nerden uyduruyorsun diyeniniz olabilir,
ufak bir örnekle belirteyim ki sizinde aklınızda soru kalmasın;
Covid dönemini hatırlarsınız amerika baÅŸkanlık seçimleri vardı,
ÅŸimdi tekrar bir ölümcül virus hop tekrar bir baÅŸkanlık seçimi dönemi,
bu matrix'in algoritmasının fraktal halidir,
diÄŸer bir deyiÅŸle tarihin tekerrür ettiÄŸi söylemindeki zaman çizelgesindeki loop.
BaÅŸka bir örnek;
kurtuluş savaşını hatırlayın,
ülkemizin neden kurtuluÅŸ savaşına girdiÄŸini,
Åžuan ki süreçte ne gözlemliyorsunuz?
Topraklarımız yine işgal altında, halk perişan
ama ders alınmamış o periÅŸanlıktan ve ikinci bir Atatürk gelse de bizi kurtarsa ümidi içinde,
Türkiye’nin 100. Yılı demek 100 yıllık döngünün bitmesi demek
evet gelicek Atatürk ama bilinç olarak uyanacak önce o da bizlerin adım atmasına baÄŸlı bir yansıma olarak geri dönecek, yani evrendeki etkiye tepki misali…
Biz hiçbir ÅŸeyi deÄŸiÅŸtirmek için uÄŸraÅŸ vermezsek evren halimizden memnun olduÄŸumuz mesajını almaz mı?
Neyse ki bu adımlar atılmaya başlandı,
asla düÅŸmek moral bozmak yok,
istiklal marşı KORKMA diye başlayan millete isteselerde o korku kılıfını giydiremezler, sadece biraz ağır kanlıyız..
​
Bu aktivasyon sürecinde bireylerinde aynı ÅŸekilde kendi algoritmaları üzerinden kimlik aktivasyonları da hız kazanmış durumda.
Ä°çtekinin dışa dıştakinin içe olan yansıması,
bireysel hayatlarımızda da bizlerin bilinç ve farkındalık seviyelerinin de güncellenmesi anlamına geliyor.
Bu farkındalık seviyesini geliÅŸtirecek kitlesel olaylar da maalesef son bir senedir yaÅŸadığımız zorlayıcı sürecin bir parçası.
O yüzden milli duygulara ihtiyaç var bizim de itici gücümüz bu maalesef bir akrep ülkesi olarak yok olmadan doÄŸmayı seçemiyoruz ama onu da öÄŸreneceÄŸiz bunlar hep tüm dönüÅŸmü tamamlamamız için içinden geçtiÄŸimiz geliÅŸim noktaları. .
Sıkışmadan kabuk değişmez,
insan mecbur kalmadıkça da konfor alanından çıkmak istemez…..
​
Buna ister ruhsal geliÅŸim deyin ister Dünya’nın sonu geliyor deyin farketmez,
bir ÅŸeyler dönüÅŸüyor ve bu dönüÅŸüm bizim aslında 2019 dan beri deneyimlediÄŸimiz bir süreç.
AÄŸustos ayının baÅŸlaması ile birlikte kuantum alanındaki dönüÅŸüm süreci daha da hızlanmış durumda.
Özellikle 30 haziranda baÅŸlayan Saturn retrosu ve bununla birlikte karmik sürecin aktive olması da bu dönüÅŸümde itici güç görevinde.
Bireylerin kim olmaya karar verdiÄŸi,
geçmiÅŸten alınan derslerin tam olarak alınıp alınmadığı,
devletlerin geçmiÅŸ zaman döngülerinde verdikleri kararların aynısını mı yoksa yeni bir bakış açısı ile yeni kararlar mı vereceÄŸi bir dönem bu,
o yüzden kim olmaya karar verdiÄŸimiz ve bu karardan sonra kollektife yansıyacak yeni realiteyi de oluÅŸturacağımız bir süreç.
Bugün tüm bu haksızlıklara verilen tepkiler yarın oluÅŸacak dünya da haksızlıkların dozunu belirleyeceÄŸi gibi,
merhametsizlik ve acının da seviyesini de belirleyecek.
O yüzden
'bana dokunmayan yılan bin yaşasın'
narsistliÄŸine son verecek ışık iÅŸçileri ve yıldız tohumlarının doÄŸum süreci aynı zamanda…
Kollektif bilincin oluÅŸumu ve bu bilincin nasıl bir bilinç olacağı ÅŸu an bireysel hayatlarınızda verdiÄŸiniz tepkilerle doÄŸru orantılı bir ÅŸekilde ilerleyecek.
Kollektif olarak ne kadar kollektif hareket edebiliyoruz ?
Kimse Kral Çıplak diyecek kadar cesaretli olamayacak mı?
Olacak!
Bu süreç zaten bunun olmasını saÄŸlayacak o itici gücü oluÅŸturmak için….Ki birçoÄŸumuz bunu Dünya genelinden bakarak söylüyorum çoktan sesini çıkarmaya baÅŸladı bile,
eskiden ya ne olduÄŸunu biliyorum ama dile getirsem kim umursayacak ya da kim inanacak, veya cahillik mutluluktur bakış açısında korkuların gölgesinde kaldığımız dönem artık eski dünyaya ait dönem,
bir ÅŸeyler dönüÅŸsün istiyorsanız o ses çıkmak zorunda!
DediÄŸimiz gibi konfor alanında çıkmak için nedene ihtiyaç duyan seviyede henüz bilinçlerimiz,
ama o da güncelleniyor iÅŸte,
süreç hem çok hızlı hem de tüm bu zorluklar içerisinde zaman akmıyor her gün aynı güne uyanıyorsunuz gibi..
O yüzden metamorfoz zaman dilimi,
zaman algısınında geçiÅŸ süreci olan köprüdeki hali
ne var ne de yok gibi….
AÄŸustos ayının 3’ünden itibaren Schumann resonance’taki grafikte geçmiÅŸ dönemde gözlemlediÄŸimiz titreÅŸim etkileri tekrar belirdi.
Görselde sizde yakından incelerseniz farkedeceksiniz ki titreÅŸim hali kendi içinde baÅŸka bir titreÅŸime sahip..
Ben buna zaman çizelgesinde ki cızırtı diyorum.
Akoru bozuk bir zaman çizelgesi hali…
Tabiki bu sürece etki eden 8.8.2024 =8 aslan kapısı enerjisi de tüm bu oluÅŸumun en güçlü etkiye çıkaracak yakıtı saÄŸlamakta.
Bununla birlikte gelen merkür retrosu, dolunay etkisi gibi göksel hareketiliÄŸin de gerçekten her seyin aynı anda aynı yerde dönüÅŸtüÄŸüne tanıklık etmemize ortam yaratıyor.
Her şey bu kadar dengesizken biz nasıl dengede olabiliriz ki ?
Çok aldığım bir soru bu
ki cevap benden çok sizde aslında
çünkü her bireyin kendi dengesini bulmak için deneyimlediÄŸi bir dengesizlik
bu soruyu bilen birine sormak ihtiyacını çok iyi anlıyorum
ama!
bilirkişi olmaktansa hatırlatan kişi olmayı tercih ediyorum
çünkü bütün bilgi sizde mevcut sadece bildiÄŸinizin algısına çekin bakış açınızı. Hepimiz evrenin bir parçasıyız ve her bilgi bizde mevcut o yüzden size verdiÄŸim her bir cevap bir hatırlatıcı görevinde asla öÄŸretici haddinde deÄŸil.
Çünkü bütün olma algısının benim için en önemli aÅŸaması her bir bireyi kendimle bir tutabilme becerisi.
​
Dolayısıyla bende bu dengesizlik içinden geçerken öncelikle ruhsal sonrasında bedensel dengenin arayışına itiliyorum yani bende deneyimleyerek öÄŸreniyorum,
bazen isyan ediyorum öyle cevap buluyorum bazen daha geniÅŸ perspektife çekiliyorum ki acının da öÄŸretici kısmını görebilmek ve o yoÄŸun merhametsizliÄŸin içinde çözüm üretebilecek sakin odaklanma halini ortaya çıkarabilmek adına.
Hepimiz isyan etsek kimse çözüm üretecek bir bakış açısında kalamaz, hepimiz sakin kalsak bu sefer bizim çözüm üretmemize sebep olacak isyan olmaz. Sonuç olarak herÅŸey kendi içindeki denge arayışında biz sedece nasıl katkı saÄŸlayacağımızı hangi rolde olacağımızı seçiyoruz.
O yüzden asla ses çıkarmayanı yargılamak ya da aşırı isyan edeni kanıksamak bir sonuca varmıyor öncelikle herseyini kendi içinde birbirini beslediÄŸi bütünsel bakış açısında olmamız gerek,
ki nitekim hayvanlara olan tüm bu acımasızlıkta bizlere bütünün görevini tekrardan hatırlatmak amaçlı oluÅŸturulan bir itici güç aslında.
​
Temmuzun son haftası instagram story paylaşımımda bir blackout bekliyorum diye belirtmiştim beklediğim blackout 10 ağustosta geldi
ama tahmininden daha düÅŸük bir etkide ve daha geç bir tarihte oluÅŸan bir blackout oldu.
​
​
Grafikte de görebileceÄŸiniz gibi ince bir siyah çizgi yani veri akışının kesildiÄŸi bir aralık belirtilmekte.
Aslan kapısının etkisiyle de aktive olan yeni zaman çizelgesi spektrumda yarattığı etki ile günlük hissiyat olarak bizi birkaç gün bayağı sıkıştırdı. Bedensel tepkiler çok fazla oldu, alerjik reaksiyon çok fazla gözlemledim tüm bu metafizik etkinin dönüÅŸen frekans seviyeleri ile fizik bedenlerde de bir arınma süreci oluÅŸturdu, ki dünya da bakarsanız global olarak bir arınma sürecine girdik bu virüs haberlerinin de tekrar hortlaması aslında ne kadar kasti yapılan bir süreç olsa da önemli bir mesaj niteliÄŸinde.
GeçmiÅŸ covid döneminden edindiÄŸiniz farkındalıkların ne kadar saÄŸlam bir temelde olduÄŸunun test aÅŸaması gibi.
Aynı yalanlara tekrar inanacak kadar korkuda ve kontrol edilme arzusunda mısınız yoksa bu sefer sorgulama halini daha ön plana çıkarma cesaretindemisiniz?
Son blog yazısında bu süreçle ilgili önemli videolar paylaÅŸmıştım
o linki de buraya ekliyorum dilerseniz inceleyebilirsiniz.
Evet gelelim bu haftaya….
bir günümüz boÅŸ geçmiyor derken gerçekten de tüm ülkeyi sarsacak baÅŸka bir olayla tekrar o kaos enerjisinde bulduk kendimizi…
Bu olayın geliÅŸini de aslında Schumann resonance’taki etkilerden az çok gözlemeyebiliyoruz tabi bir de göksel olayların etkisi bu durumu ön görecek ÅŸekilde bir çok astrolog tarafından dile getirildi.
13 aÄŸustosa geldiÄŸimizde ise
Schuman resonance ta verilerin güncellenmediÄŸi bir süreç yaÅŸandı.
Bu application da bir upgrade olduÄŸu yönünde bir açıklama ile ifade edildi.
Bu application tabiki de bir tool yani daha doÄŸrusu kollektifteki gözlemlerimi bu grafik üzerinden daha açıklayıcı anlatmama ortam yaratan bir araç gerçekten.
Olsa da olmasa da biz yine süreci ifade edecek farkındalıkta bireyleriz.
o yüzden yarın bir gün kapanırsa :) her türlü ekipmanımız güncellemelere devam etmek için mevcut.
14 aÄŸustosta ise baÅŸlayan yüksek titreÅŸim seviyeleri yine dünyanın manyetik alanında ki tireÅŸim hızını 100% e çıkartacak kadar sert bir etki yarattı.
Görselden de inceleyebileceÄŸiniz gibi ani sıçrayışlara ard arda maruz kalmamız ortamdaki gerilim seviyesini de yükselterek ani patlamalar ve ani geliÅŸen olaylara sebep oldu.
Özellikle zaman algısında ben bireysel olarak çok anomali gözlemlemiÅŸ bulundum, hiç olmadığı kadar dejavu etkisi, rüya gerçeklik algsının dalgalanma hali, durugörüler, ve tüm bu olayların asıl sebebine baktığımızda ise metafizik ve fizik alan arasında ki perdenin ne kadar inceldiÄŸini farkettirdi.
Bunun bir baÅŸka etkisi ise çok uyku hali veya hiç uyuyamama hali.
Bizim deneyimlediÄŸimiz alan her ne kadar fizik alan olsa da metafizik olarak yani ruhsal açıdan da varolduÄŸumuz spektrum, uyku halinde de çalıştığımız bir alan,
dolayısıyla astral boyutta da aktif olan bilinçlerimiz uyku halinde çalışmaya devam etmekte.
Tüm ışık iÅŸcileri ve yıldız tohumları bu dönemin getirdiÄŸi karanlık etkinin yarattığı negatif enerjiyi absorbe edebilmek için var gücüyle metafizik alanda uÄŸraÅŸ halinde o yüzden çok yorgun uyanmanızın sebeplerinden biri de bu olabilir.
Schumann resonance’taki bugünkü etkiye de deÄŸinecek olursam
17 aÄŸustos saat 21:47 itibari ile titreÅŸim gücü dediÄŸimiz
oktav %80 deÄŸerinde.
Bu tüm gelen titreÅŸimler sonrası oktavı hissettiÄŸimiz nokta,
bunu ÅŸöyle örneklendireyim,
nasıl ki önce ÅŸimÅŸek çakar sonra gök gürler,
ÅŸimÅŸek de bir frekans spekturumudur ve sonrasında oktavı olan ses yani gök gürültüsü gelir
biz ÅŸuan o gök gürültüsünü hissediyoruz.
Ve güçlü bir ses bu…
Bu oktavdan önce titreÅŸim hızı yine 100% deÄŸerinde bir spektrum yarattı. Bugünkü beden tepkileri aşırı yorgunluk baÅŸ gösterebilir, baÅŸ aÄŸrısı, eklem aÄŸrısı, susuzluk, uykusuzluk, huzursuz bacak veya huzursuz mide hissiyatı, ayak altı yanması, enerji hangover hali çok mümkün.
Benim fikrim çok net bir 5. Boyut enerji alanı deneyimliyoruz
hem etki olarak hem de dönüÅŸen fizik alan olarak.
​
Size çok absürt gelebilir belki ama tüm bu yangınlar tüm bu küle dönme hali bir anka kuÅŸu mesajı benim için,
uyanışın anadolu da baÅŸlaması demek akrep ülkesi Türkiyenin küllerinden doÄŸması demek,
Çok geniÅŸ bir açıdan bakıyorum ki yaÅŸadığımız tüm bu acı ve merhametsiz enerjiyi biraz olsun dönüÅŸtürmek için.
Hepimiz biliyoruz ki bu doğal bir yangın değil.
Fakat karanlık var ettiÄŸi tüm negatifi ışığa görevini hatırlatmak için güçlendirir.
Kendi de o ışıktan mahrum kalmıştır çünkü.
O da kendini dönüÅŸtürme arzusu ile hareket eder.
Nasıl ki yaratım enerjisi sağdan sola akıyor ise,
yani güneÅŸ ayı takip ediyor ise
her zaman takip etmesi için bir neden yaratılır ki evrendeki her karanlık nokta aydınlansın.
​
Bizler de bu süreçte bilinçlerimizde karanlıkta kalmış kör noktalara o farkındalığı getirecek olayların içinden geçmekle görevlerimizi yerine getiriyoruz aslında.
Sıkışıyoruz ki çözüm üretecek arayışa girelim,
bu böyle gitmez dedirtecek olaylar oluyor ki bu böyle gitmesin artık.
Artık herkes çıkıp
KRAL ÇIPLAK GÜNEÅž SAHTE, VÄ°RÜSLER YAPAY BÄ°Z GERÇEĞİZ
diyecek cesarete eriÅŸsin.
Ä°ÅŸte o farkındalık 19 aÄŸustostaki dolunay etkisi ile daha da görünür olmaya baÅŸlayacak.
Türk ataların enerjisi aktive oluyor,
unutmayın eÄŸer ışık güçlendiyse karanlık da o ışığa çekilir dönüÅŸmek için.
Yansıma boyut dediğimiz bu 3. Boyutta
ışığın kırılmasını nasıl gökkuÅŸağı olarak deneyimliyorsak,
renk renk nota nota ayrışmış bir gerçeklik halinde çakraları teker teker aktive ediyorsak
tüm bu aÅŸamların birleÅŸmiÅŸ hali de biz de mevcut
yeter ki bilincimizi görmek istediÄŸimiz gerçekliÄŸe odaklayalım,
iÅŸte o zaman,
kuantum daki atom altı parçacıklar gözlemlediÄŸimize göre ÅŸekil alsın..
O yüzden yaratmak istedikleri kaosla özdeÅŸleÅŸmek yerine her ÅŸeye raÄŸmen duygularınızı denge de ve istediÄŸiniz Dünya’nın vizyonuna odaklayarak muhafaza edin.
Bu Black Mirror sezonu hiç istediÄŸimiz gibi bir sezon olmadı,
yeni sezona bir oyuncu olarak deÄŸil
bir senarist olarak dahil olmanız ümidiyle…